25 Aralık 2009 Cuma

Bünye Meselesi


Bu hafta şunu gördümki hafta içi maçlarını benim bünye kaldırmıyor. İş yaşamının bu kadar yoğun olduğu zamanlara birde uygunsuz saatlerdeki maçlar eklenince kayış ufaktan kopma noktasına geliyor. Maçların üstünden iki üç gün geçti pek fazla detaya girmeden bu hafta içini nasıl geçirmişiz bakalım.

Açılış Salı akşamı Renault - Efes Pilsen maçı ile yapmıştık. İlk olarak maç saatini 18.00 olarak belirleyen yetkililerin kulağını bir kez daha çınlatayım buradan. Bursa yoğun olarak sanayi bölgesi çalışanlarının yaşadığı bir kent. Böyle bir ortamda saat 18:00'de iş yerinden çıkan bir insanın Büyükşehir Belediyesini zulme dönüşen trafik çalışmaları eşliğinde böyle bir maça yetişme imkanı sıfır. Koy kardeşim şu maçı 19.00'a hem çalışanlar hem öğrenciler rahat rahat gelsin izlesin. Kısa keseceğim dedim daha maça giremedim. Maç içinde Renault Efes'e baya baya kafa tutmuş. Gerçi bundaki asıl pay Efes'in buna izin vermesi olabilir ama yinede Renault'un ortaya koyduğu mücadele sevindirici bir gelişme. Zaten Yücel Platin'in en beğendiğim yanlarından biridir kaybetse bile maçı kolay kolay bırakmaz takım. Bu sene bazı maçlarda bunu göremedik belki ama her geçen hafta takımın iyiye gittiğini söyleyebiliriz (yada ben böyle umut ediyorum).

Çarşamba gününe ise futbolla başladık. İnönü fatihi Bursasporumuz Ziraat Türkiye Kupası grup maçlarına galibiyet ile başladı. İşin gücün arasında internetten donma yapmayan TRT linki bulana kadar maç 2-0 oldu zaten. Ertuğrul Sağlam gençleri oynatırmı diye düşünmüştük ama neredeyse ideale yakın bir kadro sürmüştü. Batalla kulübede otursa da ne kadar kilit bir isim olduğunu bir gol bir asistle gösterdi. Hoparlörsüz bir şekilde yarım yamalak takip ettiğim kadarında da hakem Zafer Demir sağolsun limon sıktı maç keyfimize. 

İşte resmini de koydum, artık 70 milyon tanıyor seni Zafer Demir :) Senin ne kadar yeteneksiz olduğundan uzun uzun bahsetmeyeceğim. TFF'nin kadrolu 4. hakemi olan Zafer Demir, Selçuk Dereli gibi seninde "gereken lüzum üzerine" bir karar almanı dört gözle bekliyorum haberin olsun. 

Hafta içi kapanışı Tofaş ile yaptık. İstanbulda ligin galibiyetsiz tek takımı Darüşşafaka'ya konuk olan Tofaş zorda olsa kazanmasını bildi. Son 3 dakikayı evde TBF netcasting ile takip edebildim. Mehmet Yağmur ve Orçun'un arka arkaya attığı iki kritik üçlük maçı getirdi denebilir. Son dakikalardaki faul kabusuna rağmen çok kritik bir galibiyet oldu bence. Daçka'nın galibiyeti yok belki ama Erdemir, Karşıyaka, Renault, Kepez gibi dişli takımlara karşı oldukça iyi maçlar çıkardılar. Bu galibiyetle Daçka hem ligin dibinde kalmış oldu hemde Tofaş ilk sekizdeki Karşıyaka - Bornova - Erdemir gibi takımlardan kopmamış oldu. Daçka koçu Ekrem Memnun'da görevi bırakmış bu maçla birlikte. Cumartesi günü Antalya BŞB maçı da en az Daçka maçı kadar kritik ve zor geçecek bir maç olacak Tofaş için. 

Hiç yorum yok: